İçindekiler
Miktar (Hazine) Fazlası Nedir?
766 sayılı Tapulama Kanununun 33. maddesine göre, senetsizden zilyetlik yoluyla taşınmaz mal edinilmesinde azamî miktar 100 dönüm idi. Daha sonra anılan madde 19.07.1972 tarih ve 1617 sayılı Yasa ile değiştirildi ve bir tapulama bölgesinde parsel bazında 20 dönüm, toplamda ise 50 dönüm sınırlamaları getirildi. Bu hüküm genel nitelikte olduğu için, 2613 sayılı Yasa kapsamındaki yerlerde de uygulandı.
Uygulamada bu yüzölçümleri aşan kısımlar miktar fazlası olarak ifraz edilerek Hazine adına tespit ve tescil edildi. Bunlara miktar fazlası denilmektedir.
Miktar Fazlası Hazineye Aittir Şerhi Nedir?
Öncesi itibariyle mülkiyeti Hazineye ait olan veya olması gereken yerlerden iken çeşitli yasalarla kişilere dağıtımı veya satışı yapılan taşınmaz mallarda kadastro sırasında çıkan miktar fazlalıklarının Hazineye ait olması gerekir. Hazinece dağıtımı veya satışı yapılan bu taşınmaz mallarda çıkan fazlalıklar 1950’li yıllara kadar tapu kütüğünün beyanlar hanesinde “… fazlası Hazineye aittir” şerhi konularak gösterildi. Daha sonra bu fazlalıklar ayrı parsel olarak Hazine adına tescil edildi.
Miktar Fazlalarının Satışı
9.10.1987 tarihinde yürürlüğe giren Kadastro Kanunu ile 766 ve 2613 sayılı Kanunlarda belirtilen miktarlar, sulu arazide 40 dönüme, kuru arazide 100 dönüme yükseltilmiştir. Böylece, 9.10.1987 tarihinden sonraki döneme kıyasla 766 ve 2613 sayılı Kanunların yürürlükte olduğu dönemde tapulaması yapılan taşınmaz malların zilyetleri aleyhine bir durum ortaya çıkmıştır.
Bu haksızlığı gidermek için 16.02.1995 tarihli ve 4072 sayılı Mülga 2613 ve 766 Sayılı Kanunlarla Hazine Adına Tescil Edilen Miktar Fazlalıklarının İlgililerine Devrine Dair Kanun çıkarılmıştır.
Kanuna göre, 26.07.1972-09.10.1987 tarihleri arasında mülga 2613 ve 766 sayılı Yasalar gereğince miktar fazlası olarak Hazine adına tescil edilmiş taşınmaz mallar senetsizden tescil edilen kısımlar dâhil olmak üzere 21.6.1989 tarih ve 3402 sayılı Yasanın 14 üncü maddesindeki miktarlara kadar olan kısmı, kadastro tutanağı, komisyon kararı veya mahkeme ilamı ile belgelendirilmek koşuluyla zilyedine veya mirasçılarına doğrudan satılır.
Ancak belirtmek gerekir ki gerek “… fazlası Hazineye aittir” şerhi bulunan taşınmaz mallardaki miktar fazlalıkları, gerekse Hazinece yapılan dağıtım ya da satıştan sonra kadastro sırasında ortaya çıkan ve Hazine adına ayrı parsel olarak tescil edilen miktar fazlalıkları hakkında 16.02.1995 gün ve 4072 sayılı Yasa uygulanmayacaktır.
4072 sayılı Yasada konu edilen fazlalıklar; öncesi itibariyle Hazine ile bir ilişiği olmayan, kazandırıcı zamanaşımı (zilyetlik) yoluyla edinilebilecek iken 26.07.1972-9.10.1987 tarihleri arasında mülga 2613 ve 766 sayılı Yasalardaki miktar sınırlamaları nedeniyle Hazine adına tescil edilen yerlerdir. Dolayısıyla 3402 sayılı Kadastro Kanununun uygulandığı yerlerde de 4072 sayılı Yasa uygulanmayacaktır.
Miktar Fazlası Hazineye Aittir Şerhi Nasıl Kaldırılır?
3402 sayılı Kadastro Kanununun 20/D maddesi hükmünde aynen; “Hazine özel kanunlar hükümlerine göre değişmez ve genişletilmeye müsait olmayan sınırlarla miktar üzerinden satılan, tefviz veya tahsis veya parasız dağıtılan taşınmaz mallarda çıkan fazlalık taşınmaz malla birlikte satış, tefviz, tahsis ve dağıtım tarihinden itibaren on yıl geçmiş ise, miktarına bakılmaksızın kayıt sahibi adına tespit edilir. Bu maddede yazılı taşınmaz mallarda meydana gelen fazlalıklar hakkında şartları uygun bulunduğu takdirde 14 ve 17. madde hükümleri uygulanır. ” düzenlemesine yer verilmiştir.
Bu kapsamda miktar fazlalarının, diğer şartların da oluştuğu varsayımı altında, zilyetlikle iktisabı mümkündür. Tapu kaydının miktar fazlasını da içeren haritasının bulunması, yoksa sabit sınırları göstermesi ve fazlalığının sabit sınırlar içinde kalması, değişebilir sınırlar varsa miktar fazlasının kazandırıcı zaman aşımı ile kazanılır hale gelmesi gibi nedenlere dayanılabilir.