1. Anasayfa
  2. Gayrimenkul Makaleleri

Turizm Amaçlı İmar Planı Nedir?


Turizm amaçlı imar planları, kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgelerinde hazırlanan planlardır. Kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgeleri, tarihi ve kültürel değerlerin yoğun olarak yer aldığı ve/veya turizm potansiyelinin yüksek olduğu yöreleri korumak, kullanmak, sektörel kalkınmayı ve planlı gelişimi sağlamak amacıyla değerlendirilmek üzere sınırları Kültür ve Turizm Bakanlığının (çalışmanın geri kalan kısmında kısaca “Bakanlık” olarak zikredilecektir) önerisi ve Cumhurbaşkanı kararıyla tespit ve ilan edilen bölgelerdir.

1) Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişme Bölgesi Nedir?

2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanununun 7. maddesine göre Kültür ve Turizm Bakanlığı; kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgeleri ve turizm merkezleri içinde her ölçekteki planları yapmaya, yaptırmaya, resen onaylamaya ve tadil etmeye yetkilidir. Bu kapsamda, nazım ve uygulama imar planları bu Bakanlık tarafından onaylanacaktır.

Kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgeleri ve turizm merkezlerinin nasıl belirleneceği Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgeleri İle Turizm Merkezlerinin Belirlenmesine ve İlanına İlişkin Yönetmelik ile;  bu bölgeler içinde imar planlarının nasıl hazırlanacağı, Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgelerinde ve Turizm Merkezlerinde İmar Planlarının Hazırlanması ve Onaylanmasına İlişkin Yönetmelik ile düzenlenmiştir.

Bu çalışmada 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu kapsamında imar planlarının hazırlanması ve sonrasında inşaat süreci açıklanacaktır. Ancak Kıyı Kanunu kapsamında kalan alanlarda yapılacak planlama faaliyetleri bu çalışmanın konusu dışındadır.

Elbette ki,  3621 sayılı Kıyı Kanunu ve ilgili yönetmelik kapsamında kalan deniz, göl ve akarsularda doldurma ve kurutma suretiyle kazanılan arazilere ilişkin turizm amaçlı olarak yapılacak her ölçekte imar planları da 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu’nun 7. maddesi uyarınca Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından onaylanmaktadır. Ancak kıyı kapsamında kalan alanlarda yapılacak planlarda uyulması gereken usuller  3621 sayılı Kıyı Kanunu ve Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından belirlenen usullere göre yapılmaktadır ve bu konu ayrı bir çalışma konusu olacak kadar geniştir.

2. Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişme Bölgelerinde Planlama Yetkisi

2.1. Kültür ve Turizm Bakanlığının Yetkisi

2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanununun 7. maddesinde kültür ve turizm koruma ve gelişme bölgelerinde her ölçekte plan yapma yetkisinin Kültür ve Turizm Bakanlığında olduğu hüküm altına alınmıştır. Bu maddeye göre bu Bakanlık; kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgeleri ve turizm merkezleri içinde her ölçekteki plânları yapmaya, yaptırmaya, re’sen onaylamaya ve tadil etmeye yetkilidir. Buna göre, bu bölgelerde nazım imar planı gibi üst ölçekli planlar da dahil olmak üzere tüm planlar, bu Bakanlık tarafından yapılacaktır.

Ayrıca Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgelerinde ve Turizm Merkezlerinde İmar Planlarının Hazırlanması ve Onaylanmasına İlişkin Yönetmelik hükümlerine göre bu alanlardaki her ölçekteki planlar (nazım imar planı, uygulama imar planı, revizyon imar planı, ilave imar planı, mevzii imar planı, koruma amaçlı imar planı) Bakanlık tarafından yapılabileceği/yaptırılabileceği gibi, özel kişiler de bu Bakanlığa plan teklifinde bulunabilirler.

Bunun yanı sıra Kamu Taşınmazlarının Turizm Yatırımlarına Tahsisi Hakkında Yönetmelik kapsamında kendisine kamu arazisi tahsis edilen yatırımcılara da imar planı yapılması konusunda bu Bakanlık tarafından izin verilebilir.

Ancak bu iki durumda da, bu bölgelerde plan yapımına başlanabilmesi için Kültür ve Turizm Bakanlığına başvurulması ve izin alınması gerekir. Bakanlığa sunulan teklifler kadastral durumun da işlendiği ölçekli haritalar üzerine gerekçe raporu ile birlikte iki takım olarak hazırlanır. Bakanlık, kendisine gelen plan tekliflerini, kendi belirleyeceği usul ve esaslar çerçevesinde değerlendirerek plan hazırlanması için ön uygunluk kararı verebilir, reddedebilir veya planlama sınırını değiştirebilir. Bu Bakanlıktan ön uygunluk kararı alınmadan imar planı yapımına başlanamaz. Bakanlık tarafından ön uygunluk kararı verilmesi durumunda teklif sahibi plan yapımı aşamasına geçebilir.

Üstelik bu iki durumda yatırımcılar tarafından hazırlanan her ölçekteki imar planları, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından onaylanacaktır. Gerek Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından resen hazırlanan planlar ve gerekse şahıslar ya da yatırımcılar tarafından teklif edilen planlar, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından onaylanır.

2.2) Özelleştirme İdaresi Başkanlığının Yetkisi

3194 sayılı İmar Kanunu’na 03.07.2005 tarihli ve 5398 sayılı Kanunla eklenen ve 24.07.2008 tarihli ve 5793 sayılı Kanunun 15. maddesi ile değiştirilen Ek 3. madde hükmüne göre; özelleştirme programındaki kuruluşlara ait veya kuruluş lehine irtifak ve/veya kullanım hakkı alınmış arsa ve araziler ile özel kanunları uyarınca özelleştirilmek üzere özelleştirme programına alınan arsa ve araziler, 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu kapsamında kalsa bile bu alanlarda plan yapma yetkisi Özelleştirme İdaresi Başkanlığındadır.

Bu bölgelerde her tür ve ölçekte plan, imar planı ile değişiklik ve revizyonları, Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca yapılarak veya yaptırılarak Özelleştirme Yüksek Kurulunca onaylanmak ve Resmi Gazetede yayımlanmak suretiyle kesinleşir. Ancak, bu planlar hazırlanırken imar planlarını yapmaya ve onaylamaya yetkili olan kurum veya kuruluşlardan (Kültür ve Turizm Bakanlığı gibi) görüş alınması zorunludur.

2.3) Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Planlama Yetkisi

2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu kapsamında kültür ve turizm koruma ve gelişme bölgesi ya da turizm alan veya merkezi ilan edilen alanlarda planlama yetkisi münhasıran Kültür ve Turizm Bakanlığına aittir. Bu alanlarda Çevre ve Şehircilik Bakanlığının İmar Kanununun 9. maddesinden kaynaklanan planlama yetkisi bulunmamaktadır.

Bilindiği üzere Çevre ve Şehircilik Bakanlığının İmar Kanununun 9. maddesinden kaynaklanan planlama yetkileri bulunmaktadır. Ancak 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu kapsamında kültür ve turizm koruma ve gelişme bölgesi ilan edilen bir alanda Çevre ve Şehircilik Bakanlığının İmar Kanununun 9. maddesinden kaynaklanan planlama yetkisi bulunmamaktadır.

Konunun idari yargıda uyuşmazlık konusu yapılması üzerine Danıştay 6. Dairesi tarafından verilen 16.02.1999 tarihli ve E:1998/1232, K:1999/950 sayılı kararda; 2634 sayılı Kanunun planlama yetkisini Kültür ve Turizm Bakanlığına veren 7. maddesinin özel bir düzenleme niteliğinde olduğu, turizm alan ve merkezlerinde nazım imar planı yapma ve yaptırma konusunda Turizm Bakanlığı dışında yetkili olabilecek başka bir merciin kabulünün mümkün olmadığı, bu alanlardaki planların Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca onanmasının 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanununun 7. maddesine aykırı olduğu vurgulanmıştır.  

3. Planlama Yetkisinin Kapsamı

Gerek Bakanlığın ve gerekse Özelleştirme İdaresi Başkanlığının, kültür ve turizm koruma ve gelişme bölgelerindeki planlama yetkisi “her ölçekte planı” kapsamaktadır.

Her ölçekte plan ifadesi ile neyin kastedilmek istendiği Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgelerinde ve Turizm Merkezlerinde İmar Planlarının Hazırlanması ve Onaylanmasına İlişkin Yönetmelik ile açıklanmıştır. Yönetmeliğin 4. maddesine göre her ölçekte plan ifadesi ile kastedilmek istenen; kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgeleri ve turizm merkezlerinde turizm sektörünün ekolojik ve ekonomik verimliliği ve sürdürülebilir turizm ilkesi doğrultusunda kültür ve turizme dönük kullanımların ağırlıklı olduğu bölgelerdeki koruma ve gelişmeyi sağlamak, kısa ve uzun dönemli ilke ve hedefler ile mekansal stratejileri belirlemek üzere hazırlanan bu Yönetmelikte tanımlanan çeşitli ölçeklerde fiziksel planlardır.

Yönetmelikte sayılan planlar; kültür ve turizm koruma ve gelişim planı, nazım imar planı, uygulama imar planı, revizyon imar planı, ilave imar planı, mevzii imar planı, koruma amaçlı imar planı, plan değişikliği, yerleşme tasarım planı, vaziyet planı olduğuna göre Kültür ve Turizm Bakanlığının ve Özelleştirme İdaresi Başkanlığını bu planları yapmaya ve resen onaylamaya yetkili olduğu sonucuna varmak zor olmayacaktır.

4. Turizm Amaçlı Planlar Nasıl Hazırlanır?

Kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgeleri ve turizm merkezlerinde her ölçekte imar planlarının yapılması, yaptırılması ve resen onaylanması ve tadil edilmesine ilişkin işlemler, Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgelerinde ve Turizm Merkezlerinde İmar Planlarının Hazırlanması ve Onaylanmasına İlişkin Yönetmelik ile düzenlenmiştir.

Kültür ve turizm koruma ve gelişme bölgelerinde imar planlarının hazırlanması da genel olarak planların hazırlanması gibidir. Buna göre kültür ve turizm koruma ve gelişme bölgelerinde imar planlarının hazırlanması sürecini aşağıdaki şekilde açıklamak mümkün görünmektedir.

4.1. Başvuru

Eğer gerçek kişiler ile özel hukuk hukuk tüzel kişileri tarafından Bakanlığa yapılmış bir başvuru söz konusuysa, başvurunun bazı şartları taşıması gerekir. Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgelerinde ve Turizm Merkezlerinde İmar Planlarının Hazırlanması ve Onaylanmasına İlişkin Yönetmeliğin 13. maddesine göre  belediye ve mücavir alan sınırları dışında, şahıslarca yaptırılan ve bu Yönetmelikte tanımlanan planlama çalışmalarında, planlaması yapılan alanın kendilerine ait olduğunu veya hak sahibi olduklarını belgelemek amacı ile, tapu senedi, mülkiyete dair kesinleşmiş mahkeme kararı ve bu mahkeme kararına dayanan yetkili diğer makamlar tarafından verilmiş belge veya özel kanunlara göre tahsisi yapılıp henüz tapu siciline kaydedilmemiş, ilgili kamu kuruluşlarınca verilmiş tahsis belgesi ibraz edilmesi mecburidir.

Farklı mülkiyetteki arazilerin plan kapsamına alınması zorunluluğu halinde ilgili maliklerin noter tasdikli muvafakatname ile arazilerinin planlanmasına izin verdiklerinin belgelenmesi şarttır. Planlanan alan içinde malikleri belli olmayan veya bulunmayan yerler olması halinde bunların toplamı tüm alanın yüzde yirmisini geçemez. Yapılacak düzenlemede bu alan sahipleri aleyhine farklı kullanım getirilemez.

4.2. Plan Sınırının Belirlenmesi ve Veri Toplama

Bakanlık tarafından plan yapımına karar verilmesi veya gerçek kişiler ile özel hukuk kişileri tarafından sunulan tekliflerin bu Bakanlık tarafından uygun görülmesi durumunda yapılacak ilk iş planlama sınırının belirlenmesidir.

Sonrasında ise veri toplama aşaması söz konusudur. Bakanlık tarafından ön uygunluk kararı verildikten sonra veri toplama ve ön araştırma aşamasına geçilir.

Planların hazırlanması sürecinde planı düzenlenecek alan ve yakın çevresindeki alanlarda aşağıda genel başlıklar halinde belirtilen konular ile planlama alanının özelliğine ve plan türüne göre diğer konularda ilgili kurum ve kuruluşlardan veriler elde edilir. Bakanlık alanın özelliğine göre tekliflerin değerlendirilmesinde ve ön uygunluk kararında bu verilerin kapsamını genişletebilir veya gerekli görülmeyen veriler için sınırlandırabilir

Bu aşamada aşağıdaki konularda veri toplanması gerekir.

1- Planlama alanının yeri, 2- İdari bölünüş, sınırlar, 3- Jeolojik durum, kaynak koruma alanları, 4-Akarsular, taşkın alanları, yeraltı ve yüzeysel su kaynakları, 5- Tarım alanları, tarımsal arazi kullanımı, 6- Sulama alanları, 7- Afet verileri ve afete maruz alanlar, 8- Korunası gerekli kültür tabiat varlıkları ve alanları, 9- Kanunlarla belirlenmiş çevre ve doğa koruma alanları, 10- Orman alanları, 11-  Demografik yapı, sosyal yapı, ekonomik yapı, 12- Teknik altyapı, 13- Arazi kullanımı, 14- Askeri alanlar, 15- Mülkiyet yapısı, 16- Yerleşme alanı ile ilgili özellikler.

Bu yazımız da ilginizi çekebilir:  Cumhuriyet Anayasalarında Toprak Mülkiyeti

Fakat bu liste genel bir listedir. Alanın özelliğine göre bu verilerin kapsamı genişletilebilir veya gerekli görülmeyen veriler sınırlandırılabilir. Üstelik veri toplama işlemi, üst ölçekli planlar için elde edilmiş ise Bakanlık, alt ölçekli planlarda aynı verilerin elde edilip edilmeyeceği hususunda karar vermeye yetkilidir.

Bu aşamada hazırlanan rapor Kültür ve Turizm Bakanlığına sunulur. Bu Bakanlık bu aşamadaki eksiklikleri tamamlattırmaya yetkilidir. Bu Bakanlık tarafından, planlama alanında stratejik kararlara esas teşkil edecek değerlendirmelerin yapılmasına imkan verecek şekilde hazırlanmamış bir ön araştırmanın yenilenmesi veya eksiklerinin tamamlanması istenebilir.

4.3. Plan Sentez Paftalarının Oluşturulması ve İlgili Kamu İdarelerinin Görüşlerinin Alınması

Hazırlanan rapor, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından uygun bulunursa, plan sentez paftaları hazırlanır ve görüşleri alınmak üzere ilgili kamu idarelerine gönderilir.

Elde edilen verilerle gerekli analizler, yerinde inceleme, ve benzeri araştırma ve çalışmalar yapıldıktan sonra Bakanlık tarafından alanın özelliğine göre uygun görülen ilgili kurum ve kuruluşların görüş ve önerileri alınır. İlgili kamu kurum ve kuruluşlarından istenilen bilgi, belge ve görüş 3 ay içerisinde verilir. Bu süre sonunda istenilen bilgi, belge ve görüşün verilmemesi durumunda ilgili iş ve işlemler bu Bakanlıkça resen tesis edilebilir.

4.4. Planların Oluşturulması

Hangi yöntemle hazırlanırsa hazırlansın turizm amaçlı planlar hazırlanırken bazı hususlara dikkat edilmesi gerekir. Örneğin Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgelerinde ve Turizm Merkezlerinde İmar Planlarının Hazırlanması ve Onaylanmasına İlişkin Yönetmeliğin 10. maddesine göre Bakanlık dışındaki kişiler tarafından hazırlanan planların müellifinin (yükleniciler, kamu kurum ve kuruluşları ve akademik kuruluşlar için) Plan Yapımını Yükümlenecek Müelliflerin Yeterliliği Hakkında Yönetmelikte belirtilen grupta yeterlilik belgesine sahip olması gerekir. Bunun yanı sıra planlama grubunda yer alması gereken uzmanların asgari meslek disiplinleri ve tecrübe düzeyleri, planların yapılacağı yöre ve bölgenin kapsam ve niteliğine göre Bakanlıkça belirlenir. Planlama yarışmaları sonucunda yapılan ihaleler bu hükümler dışındadır. Planın veya plan değişikliğinin Bakanlıkça onaylanmış olması, plan müellifinin sorumluluğunu ortadan kaldırmaz.

Bu planlarda kullanılacak lejant ve plan çizim normları için 3194 sayılı İmar Kanunu ve yönetmelikleri dikkate alınır. Planlarda kullanılacak alan hesapları ve standartları planlama alanının özelliğine göre Bakanlık tarafından belirlenir.

Ayrıca Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgelerinde ve Turizm Merkezlerinde İmar Planlarının Hazırlanması ve Onaylanmasına İlişkin Yönetmeliğin 11. maddesine göre uygulama imar planlarının tamamı bir aşamada yapılabileceği gibi etaplar halinde de hazırlanabilir. Ancak, bu durumda etap sınırlarının varsa nazım planlar üzerinde gösterilmiş olması gerekir.

Bu planlarda yapılacak plan değişikliklerinde, Bakanlığının gerekli görmesi halinde plan değişikliğine konu alanla ilgili kurum ve kuruluşlardan görüş alınır.

Bunun yanı sıra nazım planlar üzerinde gösterilen teknik ve sosyal alt yapı alanlarının konumu ile büyüklükleri, toplam standartların altına düşülmemek şartı ile uygulama planlarında değiştirilebilir. Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgelerinde ve Turizm Merkezlerinde İmar Planlarının Hazırlanması ve Onaylanmasına İlişkin Yönetmelik hükümlerine göre sosyal altyapı; sağlıklı bir çevre meydana getirmek amacı ile yapılması gereken eğitim, sağlık, dini, kültürel ve idari yapılar ile park, çocuk bahçeleri gibi yeşil alanlara verilen genel isimdir. Teknik altyapı ise elektrik, doğalgaz, içme ve kullanma suyu, kanalizasyon ve her türlü ulaştırma, haberleşme, arıtma ve atık toplama ve imha gibi servislerin temini için yapılan tesisler ile açık veya kapalı otopark kullanışlarına verilen genel isimdir.

4.5. Belediyelerin ve İl Özel İdarelerinin Görüşlerinin Alınması

Planlar hazırlandıktan sonra ilgili kamu idarelerinin görüşlerinin alınması gerekir. Yönetmelik ilgili idareyi, “belediye ve mücavir alan sınırları içinde belediye, dışında valilik” olarak tanımlamıştır. Ancak Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgelerinde ve Turizm Merkezlerinde İmar Planlarının Hazırlanması ve Onaylanmasına İlişkin Yönetmelik 2003 yılında çıkarıldıktan sonra 2005 yılında belediye ve mücavir alan sınırları dışında planlama yetkisi il özel idarelerine verilmiştir.

5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanununun yürürlüğe girdiği 2005 yılından itibaren mücavir alanlarda planlama yetkisi ile özel idarelerine geçmiştir. 5302 sayılı Kanunun 6. maddesine göre il özel idareleri belediye sınırları dışındaki imar işlerini yapmakla görevlidir. İl genel meclisinin görevlerini düzenleyen 10. maddenin (c) bendinde ise “Belediye sınırları il sınırı olan büyükşehir belediyeleri hariç il çevre düzeni planı ile belediye sınırları dışındaki alanların imar planlarını görüşmek ve karara bağlamak” görevi il genel meclisinin görevleri arasında sayılmıştır. 

Bu nedenle 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu kapsamında hazırlanacak planlara valilikler değil, özel idareler görüş vermelidir. Buna göre belediye sınırları içinde ilgili belediyeye, bu sınırlar dışında ise il özel idarelerine verilen planlar, belediye ve özel idare tarafından incelenir ve görüşleri, gerekçeleri ile birlikte en geç otuz gün içinde Kültür ve Turizm Bakanlığına bildirilir.

Ancak, gerek 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanununda ve gerekse Yönetmelikte belediye veya özel idarenin itiraz etmesi durumunda ne gibi bir işlem yapılacağına dair hüküm bulunmamaktadır.

4.6. Planların Onaylanması

Hangi yöntemle yapılırsa yapılsın kültür ve turizm koruma ve gelişme bölgelerinde hazırlanan tüm planların Kültür ve Turizm Bakanlığı (Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü) tarafından onaylanması gerekir. Bu Bakanlık dışındaki kişiler tarafından hazırlanan planların onayı da aynı usule tabidir; bu planların da Bakanlık tarafından onaylanması gerekir. Yönetmeliğin 14. maddesine göre Bakanlıkça yapılan veya yaptırılan planlar ile Bakanlığa teklif edilenlerden uygun bulunan planlar, Bakanlığın belirleyeceği usul ve esaslar çerçevesinde incelenir ve Bakanlık adına Yatırım ve İşletmeleri Genel Müdürlüğü tarafından onaylanır.

Bu onayın ilk aşaması planların incelenmesidir. Buna göre ön araştırma safhası uygun bulanan plan ve/veya plan değişikliği teklifi plan araştırma raporunun ilke, hedef ve kararları ile plan açıklama raporu ve ilgili kurum ve kuruluş görüşleri esas alınarak incelenir.

Daha sonra plan hakkında uygun bulma ya da bulmama yönünde bir karar verilir. Uygun bulunmayan planlar onaylanmaz ve onaylanmama sebepleri de belirtilerek teklif sahibine iade edilir. Uygun görülen planlar onaylanır.

Onaylı planlar, plan kapsamında bulunan ilgili idarelere ve ilgili kurum ve kuruluşlara gönderilir.

5. İlan

Bakanlık tarafından onaylanan planlar onay tarihinden itibaren bir ay içinde il özel idaresi ya da ilgili belediyenin duyuru alanlarında herkesin görebileceği şekilde bir ay süre ile asılır. Askı, belediyelerin ve ilgili dairelerin araçları ile halka duyurulur. Bu işlemlere ilişkin olarak düzenlenecek tutanaklar süresiz saklanır ve bir örneği askı tarihinden itibaren yedi gün içinde Bakanlığa gönderilir. Bu planlar kamuya açıktır.

6. Turizm Amaçlı Planların Nasıl İtiraz Edilir?

Plan kararlarına gerçek ve tüzel kişiler ile kamu kurum ve kuruluşları bir aylık ilan süresi içinde itiraz edebilirler. İtirazlar koordinasyonu sağlayan ilgili kurum tarafından Kültür ve Turizm Bakanlığına iletilir. Bu Bakanlığa gönderilen itirazlar Bakanlıkça, Yönetmelik hükümlerine göre değerlendirilir ve sonuçlandırılır.

Gerek Kanunda ve gerekse Yönetmelikte itirazların ne kadarlık bir sürede sonuçlandırılacağına ve kararın ne kadarlık bir sürede tebliğ edileceğine dair hüküm bulunmamaktadır. Plana yapılan itirazlar, planın yürürlüğünü durdurmaz.

7. Dava

Turizm amaçlı planlara karşı dava açılması konusunda gerek 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanununda ve gerekse Yönetmelikte hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle, burada idare hukukunun iptal davası açılmasına ilişkin genel hükümleri geçerlidir.

Bu planlara bir aylık askı ilan süresi içerisinde itiraz edilebilir ancak itiraz dava açmanın şartı değildir. Yani itiraz etmeden doğrudan idari yargıda iptal davası açılması mümkündür. Ancak, bir aylık askı ilan süresi bitmeden planlar kesinleşmeyeceğine göre askı ilan süresi içinde iptal davası açılamaması gerekir.

İtirazın, askı süresinin son gününden itibaren altmış gün içinde cevaplanması halinde kararın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içinde dava açılabilir. Askı ilan süresinin son gününden sonra altmış gün içinde itiraz karara bağlanmaz ise bu altmış günlük sürenin son gününden itibaren altmış gün içinde dava açılabilir. İtiraz yolu kullanılmak istenilmediği durumda askı ilan süresinin son gününden itibaren altmış gün içinde dava açılabilir.

İmar planına yukarıda belirtilen sürelerde dava açılmaması halinde, imar planının uygulama işlemleri olan inşaat ruhsatı, imar durumu, parselasyon, terk, izaleyi şüyu, kamulaştırma gibi işlemlere süresi içinde açılan davada dayanak olan imar planının (üst ölçekli planlar dahi) da iptali istenebilir.

Üstelik bu dava açma durumu sadece turizm amaçlı imar planları için değil, aynı zamanda Cumhurbaşkanının bir bölgenin kültür ve turizm koruma ve gelişme bölgesi ilan edilmesine ilişkin kararını da kapsar. Cumhurbaşkanının bu kararları düzenleyici işlem niteliğindedir ve İdari Yargılama Usulü Kanunun 7. maddesi gereğince düzenleyici işlem için dava açma süresi geçmiş olsa bile uygulama işlemine karşı süresi içinde açılan davada düzenleyici işlemin de iptali istenebilir. Örneğin, turizm amaçlı imar planına dayanılarak verilen inşaat ruhsatına karşı açılan davada turizm amaçlı imar planının iptali istenebileceği gibi Cumhurbaşkanı kararının da iptali istenebilir.

8. Plan Uygulaması

Yönetmeliğin 11. maddesine göre uygulama imar planlarına uygun olarak parselasyon planları düzenlenir ve bu planlar imar planlarının ayrılmaz parçasıdır.

Kültür ve turizm koruma ve gelişme bölgeleri ile turizm alan ve merkezlerinde planlar Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından onaylanmaktadır. Ancak inşaat ruhsatı ve yapı kullanma izni bu Bakanlık tarafından verilmemektedir. Bu konuda genel hükümler geçerlidir. Buna göre belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde inşaat ruhsatları ve yapı kullanma izinleri belediye tarafından verilir. Bu sınırlar dışında ise ruhsat ve yapı kullanma izni verme yetkisi ile özel idarelerine aittir. Daha önceden valiliklerde olan bu yetki, 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanununun yürürlüğe girmesi ile birlikte il özel idarelerine geçmiştir. Büyükşehir belediyesi olan yerlerde ruhsat verme yetkisi, ilçe ve ilk kademe belediyelerindedir.

2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu’nun 8. maddesine göre Kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgelerinde; ÇED olumlu kararı veya ÇED gerekli değildir kararı verilen yatırımlar hakkında, yatırımın gerçekleşmesi için alınması gereken tüm izin, onay ve ruhsatlar, ilgili kurumlarca başkaca hiçbir işleme gerek kalmaksızın on beş gün içinde verilir.

Turizm Amacli Imar Plani Nedir
Turizm Amaçlı İmar Planı Nedir? Nasıl Hazırlanır?