İçindekiler
Hazine arazisi kiralama konusunda hazırlamış olduğumuz geniş kapsamlı bir rehber için şu yazımıza bakınız: Hazine Arazisi Kiralama
Milli Emlak’tan Çayocağı ve Kantin Kiralaması
Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmeliğin 70. maddesine göre tahsisli taşınmazlar ile kamu hizmeti görülmek üzere genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerince kiralanmış olan taşınmazların ticari amaçla kullanılması mümkün olan yerler, tasarruf eden kuruluş amirinin görüşü alınmak suretiyle, ilde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı il müdürünün, ilçede kaymakamın onayı ile İdarece kiraya verilebilir. Belirtilen yerler, gizlilik ve güvenlik gibi faktörler de dikkate alınarak kuruluşça seçilip Çevre ve Şehircilik Bakanlığı il müdürlüğü veya milli emlak şefliğine bildirilen kişiler arasında yapılacak ihale sonucunda uygun bedeli teklif edene kiraya verilebilir.
Yani milli emlaktan kantin veya çayocağı kiralaması yapılabilmesi için öncelikle bina hangi kamu idaresine ait ise o kurumun yöneticisinin uygun görüş vermesi gerekmektedir. Örneğin mülkiyeti milli emlaka ait olan fakat Gümrükler Genel Müdürlüğüne tahsisli olan binada çayocağı kiralaması yapmak isteyen kişi önce bu Genel Müdürlükten uygun görüş almalıdır.
a) Kantin Kiralama Usulü Nedir?
Tahsisli taşınmazlar ile kamu hizmeti görülmek üzere genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerince kiralanmış olan taşınmazların ticari amaçla kullanılması mümkün olan yerler, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 51/g maddesine istinaden pazarlıkla kiraya verilir.
Eğer uygun görülen birden fazla kişi var ise bu yerler, gizlilik ve güvenlik gibi faktörler de dikkate alınarak kuruluşça seçilip Çevre ve Şehircilik Bakanlığı il müdürlüğü veya milli emlak şefliğine bildirilen kişiler arasında yapılacak ihale sonucunda uygun bedeli teklif edene kiraya verilebilir.
b) Kantin Kira Bedelinin Tespiti
Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmeliğin 12. maddesine göre tahsisli taşınmazlar ile kamu hizmeti görülmek üzere genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerince kiralanan taşınmazlarda büfe, kantin, çay ocağı ve benzeri amaçlarda kullanılmak üzere kiraya verilecek yerlerin tahminî kira bedeli; yukarıdaki hükümlere tabi olmaksızın ilgili İdare yetkililerinden alınacak personel sayısı, elde edilen gelir, kiralanacak alan gibi bilgiler de göz önünde tutularak tespit edilir.
300 Sayılı Milli Emlak Genel Tebliğine göre, işletme hakkı verilen büfe, kantin, çayocağı gibi yerlerin işletme hakkına ait tahmini bedel, Yönetmeliğin 8. maddesinde sayılan kuruluşlardan veya bilirkişilerden soruşturulmadan bünyesinde büfe, kantin, çayocağı gibi yerler açılacak idarenin yetkililerinden alınacak bilgiler de göz önünde tutularak idarece tespit edilir. Bu bedel, İşletme Hakkı Verilecek Büfe, Kantin, Çayocağı Gibi Yerlere Ait Tesbit ve Tahmin Edilen İşletme Hakkı Bedeli Hesap Tutanağında gösterilir.
300 sayılı Tebliğe göre, büfe, kantin, çay ocağı gibi yerlerin kiraya verilmesi işlemlerinde “İşletme Hakkı Verilen Büfe, Kantin, Çayocağı Gibi Yerlere Ait İşletme Hakkı Şartnamesi” (Ek 2) düzenlenir. Bünyesinde büfe, kantin çayocağı gibi yerler açılan kuruluşun önereceği hususlar ile idarenin gerekli gördüğü şartlar bu şartnamenin özel şartlar bölümünde gösterilir.
c) Kantin Elektrik, Su, Doğalgaz, Isınma Tesisatı Giderleri
Bu yerlerin elektrik, su, doğalgaz, ısınma tesisatı mümkünse binanın genel tesisatından ayrılır. Tesisatın teknik bakımdan müstakil hâle getirilmesinin mümkün olmaması hâlinde, tahmin edilen bedelin tespit ve takdirinde elektrik, su, doğalgaz ve ısınma giderleri de ayrıca belirlenir.
Tahsisli taşınmazlar ile kamu hizmeti görülmek üzere genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerince kiralanmış olan taşınmazların ticari amaçla kullanılması mümkün olan yerlerinin kiralanmasına ilişkin özel mevzuatlarda yer alan hükümler saklıdır.
ç) Çay Ocağı Kiralamasında Sayaçların Kiradan Mahsup Edilerek Kiralayan Tarafından Yaptırılması Mümkün Müdür?
Çay ocağı için sayaç ayrılması ve sayaç ücreti fatura karşılığı kira bedelinden düşülmek üzere kira ücretinden düşülerek kiracı tarafından yapılmasının mümkün olmadığını düşünüyorum. Böyle bir durum mevzuatımızda olmadığı gibi ihale aşamasında şartname ve sözleşmede de yer almamaktadır. Üstelik böyle bir durum her türlü harcamanın, kira bedelinden mahsubu gibi bir uygulamanın önünü açar ki bu durum bütçe hukuku açısından “tahsis” ilkesine aykırılık teşkil eder. En makul çözüm, süzme sayaç takılmasıdır. Bu sayaçtaki elektrik tüketimi, tüm tüketime ve sonrada faturaya yansıtılarak tutar belirlenir. Eğer bu uygulama mümkün değil ise yaklaşık bir bedelin (su ve elektrik) tahsil edilmesi en uygun çözüm olacaktır.